Çocuğum rahatsızlığı dolayısıyla 102 gün kuvözde kalmak zorundaydı.Yaklaşık 20 gün geçmişti ki Dilek POLAT'la tanışma şerefine nail olmuştu. Şerefine nail olmak diyorum çünkü birazdan yazacaklarıma 'ŞEREF' kelimesi yetersiz kalacaktı. Mesleğim dolayısıyla hafta sonları Yozgat'tan, Samsun'a ancak gidebiliyorduk. İlk defa çocuk sahibi olduğumuzdan annelik-babalık nasıl çok da bilinçli değildik. Ama orada çocuğumuza analık yapan birisi vardı: Dilek POLAT. Beşeri yönü çok kuvvetli bir doktor Dilek hanım. İnsana değer veren hastaları için gerçekten çalışan onlara kıymet veren kişilikli bir hanımefendi. Oğlumu 45 günlükken ameliyata aldı ve sonrasında hep yanındaydı her şeyiyle ilgilendi. Hatta bizimle bile... Eğer o süreçte Allah korusun oğlum ameliyatta veya sonraki süreçte vefat etmiş olsaydı Dilek hanımı sorumlu tutmak yerine herhalde ona sarılıp ağlardım. Çünkü biliyorum ki o da ağlardı. Dediğim gibi her mesleğin iyisi kötüsü vardır. Doktorların bir çoğu çok özverili ama Dilek POLAT gibisini görmedim. Hayatım boyu onu unutmayacağım kendisini.
